Eros’un Pipisi: Parmak Çocuk

“Parmak Çocuk’la barışmak.”

Anne kokusuna, anne memesine doyamamış öksüz-yetim oğlancık, lüle lüle saçları ve sevimliliğiyle köşkün kadınları arasında paylaşılamaz. Geceleri yalnız uyumaktan korktuğu için; hanımı-hizmetlisi, genci-yaşlısı, köşkteki kadınlardan her biri ona yatağını açmak, onunla yatmak (!) için yarış halindedir. Uyumadan önce başını yasladığı memeler, “mırıl mırıl kediler gibi oynaşır” ve onlara bu şefkatle dokunmak ister, hatta her bir memeye “Kartopu” “Pamuk” gibi kedi isimleri takar. Eleni’nin memeleri, biraz daha edepsiz isimlere sahiptir: “Haspa” ile “Hoppa”.

Köşkün hamamında, minik pipisini sümüklüböceğe benzeterek kendisiyle dalga geçen aile kadınlarının; onda yarattığı travma ile yatakta altına kaçırmaya başlayan zavallı oğlancık, Eleni’nin sevecenlik ve oyunlarıyla yavaş yavaş iyileşir. Pipisi şimdi bir sümüklüböcek değil, “tombul bir tespih böceği”, “Eros’un pipisi”dir. Sonunda bir masal kahramanının adını alır: “Parmak Çocuk”.

 

“Baktım, Parmak Çocuğa yüksükten yaptığı bir fes giydirmiş, altına kaş kalemiyle iki göz, bıyık ve ağız çizmiş, boynuna mendil gibi kırmızı bir kurdele parçası dolayıp külhanbeyine benzetmişti. Kahkahalar atarak birbirimize sarıldık. Külhanbeyini konuşturdu, şarkı söyletti, nara attırdı. Daha türlü türlü kılıklara soktu. Böyle güzel oyun oynamamıştım hiç. Yatınca “Ne şirindi, değil mi?” dedi. Coşkuyla “Evet!” diye bağırdım. “Demek ki sümüklüböcek gibi iğrenç değilmiş canimu!” Hakl ıydı. “Parmak Çocukla barıştın mı?” Başımı salladım. Çok sevindi.” (sf. 144-145)

 

Oyunla iç içe, yan yana… Tiksindirmeden, korkutmadan ve kırmadan küçük bir çocuğa aile içinde nasıl cinsel eğitim verilebilir, yazar birçok örnekle buna ışık tutar.  

 

“İç yaramı, çocukluğumu örselemeden iyi etmek için her şeyi nasıl incelikle oyuna çevirdiğini, ancak yıllar sonra anlayabilecektim.” (sf.144)

 

Bir anne-oğul ilişkisinin sıcaklığı ve doğallığı ile başlayıp gelişen ilişki, çocuğun ergenliğe adım atmasıyla birlikte yavaş yavaş değişmeye başlar. Küçük çocuk, artık koca bir delikanlı olmuştur. Bu tutku dolu yakınlık, başta köşk ahalisi ve konu komşu olmak üzere, herkesi rahatsız etmeye, göze batmaya başlar. Toplum nezdinde son derece yakışıksız olan bu durum; kınanacak ve hatta cezalandırılacaktır.

Bütün bunların yer aldığı, Turgut Özakman'ın Korkma İnsancık Korkma romanı, temiz ve yalın Türkçesi, akıcı, sürükleyici kurgusu ile elden düşürülmeden bir çırpıda okunup bitirilecek türden harika bir kitap. Oyunlarla iç içe, korkmadan korkutmadan bir çocuğa ilk cinsel eğitim nasıl verilebilir diye düşünenlere ışık tutacak sımsıcak bir roman.

***

KorkmaİnsancıkSatın almak için tıklayın.

 

 

 

 

 

Kapat