Benim adım Telma Guimarães. Küçükken São Paulo eyaletindeki Marília kentinde yaşardım ve hiç evcil hayvanım yoktu. Ama hayvanları anlatan kitaplarım vardı.
Size anlatayım: Bir fen bilgisi öğretmeni olan babamın, evde çok sayıda kitaptan oluşan güzel bir kitaplığı vardı. Saatlerce kitapların sayfalarını karıştırır, her birine hayran olur ve bir gün evimde bir hayvan olacağını hayal ederdim.
Halen yaşadığım Campinas’a taşındığımda kitaplara olan düşkünlüğümü bilen babam bütün kitaplarını bana hediye etti. Onlara gözüm gibi baktım ve her birini ilk kez okuyormuşum gibi tekrar okudum.
Yazmakla geçen otuz yılımda pek çok hikâye ortaya çıktı. İngilizce ve Portekizce çocuk kitapları; genç yetişkin kitapları; ders kitapları, bir de sözlük. Bir şeyler üretebilmek için gözünüzden hiçbir şeyin kaçmaması ve bol bol okuyup araştırmanız gerekir. Yaptığım işi seviyorum ve bu bana gerçekten iyi geliyor! Bazen hikâyeler arkadaşlarımın önerileriyle ortaya çıkıyor. Bir defasında arkadaşlarımdan biri, sohbet ederken bana, Brezilya’da bilinen bir çocuk tekerlemesi olan, “Buradaki pastırma nereye gitti?”den esinlenen bir hikâye yazmamın çok iyi olacağını söyledi.
Çocukluğumda çok sevdiğim o tekerlemeyi düşünerek eve gittim. Yazmaya başladığımda ise “pastırma” yerine evimizden hiç eksik olmayan “kitabı” yerleştirdim. Çok geçmeden metin hazırdı. Hatta o hikâye hep içimde bekliyormuş gibiydi!
Buradaki kitap nereye gitti? Hmm... Güzel soru. Daha şimdi buradan geçen bir köpek gördüm… Bir de kedi! Ve bir de fare…